Yorularak, kırılarak, daralarak Yarılanan yollarım var benim Düzelecek, değişecek, anlayacak Diye diye tüketilen bir yarım ömrüm Gerçek sandığım her şey yalan Ne için yoruldum bunca zaman? Kapanın elinde kalıyorum Kendimi açıktan attırıyorum Bir küçük hayal peşimde Büyümedi kaldı düşümde Artık kendimden kaçıyorum. Bilemedim, sezemedim, göremedim Şu dünyanın kör sarhoşluğunu Bir ben mi içemedim kana kana Bulup da şu meşhur şarabınızdan? Gerçek sandığım her şey yalan Ne için yoruldum bunca zaman? Kapanın elinde kalıyorum Kendimi açıktan attırıyorum Bir küçük hayal peşimde Kaldı bütün hevesim içimde Artık kendimden kaçıyorum. Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Bir yudum aldım Bir yudumluk kursağım Geçmiyor senden akan Nehirlerden yollarım Biliyorum yorulduk Saçların dağınık Birazdan ağlarsam Nedenim bulanık Güneşler getirdim Saçlarımdan yolduğum Acısın, ziyanı yok Yeter ki yıkansın günahım Bir yudum aldım Bir yuduma muhtacım Geçmiyor senden uzak Şehirlerden yollarım Güneşler getirdim Saçlarımdan yolduğum Acısın, önemi yok Yeter ki ıslanmasın yanağın Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Biraz güneşten yanık ten İçimi korlar alırken Ben bu yaz neden biraz böyle oldum? Herkesten gerçekten sıkılmışken Tam kendimi bulacakken Nasıl gelip böyle sana vuruldum? Gelmiş bulundum ben Seni görmüş bulundum Geçmiş bu yollardan defalarca ruhum Yine de gelmiş bulundum ben Seni görmüş bulundum Kaçmandan saklanmandan yoruldum Biraz güneşten yanık ten İçimi korlar alırken Ben bu yaz neden biraz böyle oldum? Herkesten gerçekten sıkılmışken Tam kendimi bulacakken Nasıl gelip böyle sana vuruldum? Kabullensem, buna yerim yok Gitsem, gidene yol çok Kalsam, hiçbir şeyin garantisi yok Gelmiş bulundum ben Seni görmüş bulundum Geçmiş bu yollardan defalarca ruhum Yine de gelmiş bulundum ben Seni görmüş bulundum Kaçmandan saklanmandan yoruldum Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Düşünde her yer rengarenkmiş Dumanlar küller yok kadar az Düşünde her yer sıcacıkmış Üşüyen korkan hiç kadar az Dokunmaz mısın başkasının düşüne? Barışmaz mısın renklerle? Sıkılmaz mısın hep somurtmaktan? Kırılmaz mısın sen olsan? O böyle güzel Sen yorma güzel kalbini O böyle mutlu olabilmek istiyor O biraz yorgun Sözlerini hep susmuş dinliyor Bıraksan mutlu kalabilmek istiyor Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Bak yine yeni bir gün doğuyor Ceplerinde renk renk hayaller taşıyor Ümit oluyor, gülümsetiyor Kim bilir bırakıp giderken neler götürüyor Ümit oluyor, gülümsetiyor Yüzler suskun Yollar uzun Işığı gündüzün Nereye saklanmış? Yüzler solgun Yollar uzun Parıltısı gözlerin Neden puslanmış? Sordum dağlara Sordum yollara Sordum Yoktu bilen Sordum dağlara Sordum yollara Sordum Yoktu gören Bakmıyor yüzüme Yok sayıyor Görmeyince gerçeği Kaybolur sanıyor Umursamıyor, gülüp geçiyor Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Ege Miraç Yavuz
Azalmıyor sorularım sordukça Gücenmiyor kimse kızdıkça ben Alamıyor aklım bazı halleri Geçemiyor kendi çizdiği çizgileri Haydi gülümse kolaysa Haydi gülümse biraz da sen Haydi gülümse kolaysa Haydi gülümse bu kez de sen Neye inandıysan Yanımda kimi bulduysan Ne diye sarıldıysan İçin rahat uyandıysan Niye inandıysan Yanımda kimi bulduysan Ne diye sarıldıysan Beni mutlu sandıysan Gülüyorum diye mi? Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Kendi sesini duyamazken Gecenin gürültülü kalabalığından Gündüze heves bulamazken Döngüsü aksamış uykularından Birbiri ardına yitip giden günlere inat Sen hep bana gel Ne dümenler çevirecekse çevirsin hayat Sen hep bana dön Kendi yüzünü tanımazken Zamanın boyadığı çizgilerinden Sabaha sebep bulamazken Darmadağınık çarşaflar arasından Birbiri ardına yitip giden günlere inat Sen hep bana gel Ne dümenler çevirecekse çevirsin hayat Sen hep bana dön Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Eylül Biçer
Bahar geldi İçimdeki kırgınlığa Bahar geldi İçimdeki kızgınlığa Bahar geldi İçimdeki yılgınlığa Bahar gelmiş Gelsin. Masmavi gökyüzü Güneşi soluyorum Sanma ki uzak yüzün Sesini duyuyorum Dupduru bir hüzün İçinden geçiyorum Yanıma kalan izini Kalbimde saklıyorum Bahar geldi İçimdeki sessizliğe Bahar geldi İçimdeki yokluğuna Bahar gelmiş Gelsin. Masmavi gökyüzü Güneşi soluyorum Sanma ki uzak yüzün Sesini duyuyorum Dupduru bir hüzün İçinden geçiyorum Yarına kalan bizi Kendime saklıyorum Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Gözlerimi kapasam Kokun içime dolsa Bir an olsa unutsam Kırgın anılar son bulsa Gözlerimi açsam O tanıdık bahçede Gülüşüne sarılsam Yorgun kuşlarıma gök olsan Ben yolu biliyorum Görüyorum ama Yol bulup anlatabilsem sana Çözüyorum Ama kalbin sahra bana Susuyorum, susuyorum Yol önümde Gel seninle yürüyelim diyemiyorum Ah sevgilim Ne sana ne kendime Güveniyorum Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın
Bir suyum düşümde Dudakların değince Süzülmek için gerdanına ince ince Hanımeli kıskanır Bir ten ki içim ballanır İmrenir de tadamam hatırım kalır Hanımeli kıskanır Bir ten ki içim ballanır Utanır dokunamam hatırım kalır Gözlerin baksam okunur mu? Sözlerim burden duyulur mu? Yanlış yola sapsam kanatlarım kırılır mı? Çiçeklerim ıslanır da Dibi yosun bağlanır Yoksun diye hep mi ağlanır Belki varım düşünde Kırlangıçlar içinde Süzülmek için gökyüzünde ince ince Buralara gelme Solmuş yüzüm görme Bulduğun gibi kalamadım bilme Buralara gelme Donmuş yaşım slime Sensiz bir dala tutunamadım görme Söz: Ezgi Aktan Müzik: Ara Dinkjian Düzenleme: Selim Aydın
Bilemiyorum söylesem mi? İçime atıp delirsem mi? Tek kurtuluşun aşk ya Bil. İçine doğduğun karanlıkla Başedemezsin ruhun açsa Gülmek suçmuş yok ya? Bir ‘ki üç Hiç sevmedim seni güç Dört beş altı Benim de canım yandı Süslü püslü söyleyemiyorsam suç mu? Gez göz arpacık Sen kenara çekil azcık At avrat silah Sıkıldım vallah billah Senin dilinde savaşamıyorsam suç mu? Söz-Müzik: Ezgi Aktan Düzenleme: Selim Aydın